Fahrenheit 451 — Ray Bradbury

M Bilal Alpaslan
2 min readJul 27, 2023

--

Uzun zamandır teknik olmayan konularda da içerik oluşturmak istiyordum ve bir süredir kitap okuma alışkanlığımı değiştirerek not almaya ve daha fazla irdelemeye başladım. Yazdığım yazıların sayısı arttıkça neden bunları medium üzerinde yazıp kitaplar hakkındaki fikirlerimi tartışmayayım dedim ve bu yazıyı yazmaya başladım. Format olarak tuttuğum notları, alıntıları ve kişisel düşüncelerimi burda yazıp bazı çözümlendiremediğim konuları da soru olarak sorup sizlerle yorumlarda tartışmak isterim. bu yüzden bunun bir inceleme yazısı olmadığı konusunda uyarmalıyım.

“Evler yıkılacak ve kitaplar yanacak”

Önsözden bir parça “Son bir not olarak șunu söyleyeyim ki, e-kitapların
gerçek kitap olup olmadığını tartıştığımız bugünlerde Ray
Bradbury’nin sondaki kitap tanımının genişliğine bayılyorum; kitaplarımızı kapaklarına göre yargılamamamız gerektiğini ve bazı kitapların kusursuzca insan şeklindeki kapakları arasında var olduğunu söyler.” 17. sayfa

Son önsözden bir parça “ne de olsa ben geleceklerin önleyicisiyim, öngörücüsü değilim” 198. sayfa

Yazarın önsözde de söylediği gibi distopik yada ütopik kitaplar geleceğin öngörücüsü değil ama yazdıkları geleceklerin engelleyicisi.

Gerçekten bayılarak okuduğum kitaplardan biri oldu. Hem kitabın içinde hemde yazarın önsözlerinde kendimi bulduğum çok nokta oldu. Özellikle polis ile yaşadığı kötü olay üzerine bu yoldan ilerlemiş olup şu ana kadar geldiği yoldan memnun olması kendimi çok yakın hissettirdi. Kitabın isminin koyuluş hikayesi, önsözler hepsi çok sıcaktı.

“Yakmak bir zevkti”

Kitapla özdeşleşmediğim tek nokta ezberin bi noktada öne çıkarılmasıydı ama daha da derine inildiğinde bunun kuru bir ezberden çok kitabı kitap yapanın insan olduğu dış kabuğun, kağıdın sadece bir taşıyıcı olduğu, insanın yada yeni teknoloji ürünlerinin olacağı gibi. Ama sanırım bu noktada ben klasik yollardan gitmeyi seviyorum, kağıt kokusu vazgeçilemez.

Hepimiz birbirimize benzemeliyiz. Anyasa’nın dediği gibi, herkes hür ve eşit doğmaz ama herkes eşit hale getirilir. Her insan diğer herkesin suretidir; o zaman herkes mutlu olur çünkü sinmelerine yol açacak, kendilerini kıyaslayacakları dağlar yoktur.

Bu kitapta da fark ettiğim kitabın içerisinde çok net olarak burası çok iyi not alayın dediğim bir bölüm olmadı, notların çoğu önsözlerden. Ama kitap gerçekten ufuk açıcıydı, bu noktada ilk çıkarımım iyi bir kitabın bütünüyle iyi olduğu, bu yüzden de özellikle burası çok iyi diyebileceğim bir yer olmadığıydı. Tabi düşününce bunun daha çok not aldığım kitapların daha rafine bilgilerden oluşması ve daha kişisel olarak notlar aldığım kitapların içerdiği bilgiyi kitabın tamamına yaymasıyla alakalı. Aslında tek sorun benim amatör bir okuyucu olma ihtimalim de olabilir.

Bu noktada sizlerin de düşüncelerini merak ediyorum.

--

--